dost dediğin
2 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
dost dediğin
"Kimi zaman boşluğa düşer insan... Karamboldedir,karamsar olur...
Kimi zaman hiç olmadığı kadar büyük yalnızlık duyar için için...
“Yuvasından düşen yavru kuş gibi” ne yapacağını bilemez...
Ve terk eder kendini, atar rüzgârın meçhule giden kollarına...
Oysa hayat tesadüfler okyanusudur...
Hangi ırmağın hangi denize ve hangi denizin seni bu okyanusun hangi köşesine taşıyacağı bilinmez...
Bir bakarsın ki tamda dünyanın tüm yükünün omuzlarında olduğunu sandığın anda biri çıka gelir, duyguların değişir o anda. Yaşama nasıl bakacağını şaşırırsın...
Ve O,hayatının bir köşesine oturup o okyanusta seninle birlikte akmaya başlar...
Ne yana baksan oradadır . Ağladığında, güldüğünde, efkârlandığında, öfkelendiğinde hep yanındadır...
Yorulduğunda yaslanacak bir omuz olur çoğu zaman... Her şeyine katlanır...
Kaprislerine,b! ağırışlarına aldırmaz..
Ayağın, gözün,kulağın olur yeri geldiğinde...
Aşktan, acıdan, mutluluktan ,hastalıktan uyuyamadığın gecelerde yastığındır. Bir kumsalda oturup yıldızları sayarken,denize her taş atışında O vardır yakamoz parıltılarında... Bir deniz feneri gibi zifiri karanlık ve fırtınalı havalarda sığınacağın limanın habercisidir senin için artık. Bir sevgili, bir kardeş, bir bacı, bir ana ve baba gibidir...
Ve sen farkına varmadan tarifi imkânsız bir tutkuyla bağlanırsın O’na. Öylesine ki;Bir gün pılını pırtını toplayıp gitmek istesen bile bilirsin ki ardına düşmüş, peşindedir...
Gün gelir, kendine bile söylemekten korktuğun sırlarını anlatırsın O’na...
Seni bir bulmaca gibi saatlerce hiç sıkılmadan çözebilir. Günler sürse bile dinler seni...Seninle güler ve seninle ağlar...
Geçmiş acılarını paylaşır hayâllerine ortak olur...
Ve bilirsin saçını tararken ne yapacağını,buzdolabının kapağını nasıl kapayacağını...Sen O’nun özelinde kimseyi kırmayı düşünmezsin buna elinde,dil! inde varmaz...
Kendine gelmeye,kendin olmaya başlarsın. Çoşku ve heyecanla dolar için.... Sonuçta; aşılması güç, sarp ve yalçın kayaları bir solukta geçebileceğin öz güvenini duyarsın içinde...
Gözlerinde bir mutluluk, bir pırıltı vardır. Mavi daha güzel, beyaz daha masum ve; kırmızı daha anlamlıdır senin için...
O da seninleyken mutludur...Yanılmazsın, söz verdiğinde geleceğini bilirsin...
Sabah kalktığında ilk ne yapman gerektiğini öğrenmişsindir...
Vazgeçilmesi zor bir alışkanlık olmuştur senin için artık...
Sigarada ki duman gibi,okumak gibi,su içmek gibi,yemek yemek gibidir...Her gün halının altına koyduğun anahtarın gibi bilirsin nerede olduğunu..
Dosttur O’nun adı....
Dostluktur sana sunduğu duygu...
Ve sen; istesen de silemezsin....
Kopamaz terk edemezsin O’nu...
Çünkü O; bir afyon yaprağı gibi, damarlarının kan taşıdığı vücudunun en ücra köşene kadar işlemiştir...
Kimi zaman hiç olmadığı kadar büyük yalnızlık duyar için için...
“Yuvasından düşen yavru kuş gibi” ne yapacağını bilemez...
Ve terk eder kendini, atar rüzgârın meçhule giden kollarına...
Oysa hayat tesadüfler okyanusudur...
Hangi ırmağın hangi denize ve hangi denizin seni bu okyanusun hangi köşesine taşıyacağı bilinmez...
Bir bakarsın ki tamda dünyanın tüm yükünün omuzlarında olduğunu sandığın anda biri çıka gelir, duyguların değişir o anda. Yaşama nasıl bakacağını şaşırırsın...
Ve O,hayatının bir köşesine oturup o okyanusta seninle birlikte akmaya başlar...
Ne yana baksan oradadır . Ağladığında, güldüğünde, efkârlandığında, öfkelendiğinde hep yanındadır...
Yorulduğunda yaslanacak bir omuz olur çoğu zaman... Her şeyine katlanır...
Kaprislerine,b! ağırışlarına aldırmaz..
Ayağın, gözün,kulağın olur yeri geldiğinde...
Aşktan, acıdan, mutluluktan ,hastalıktan uyuyamadığın gecelerde yastığındır. Bir kumsalda oturup yıldızları sayarken,denize her taş atışında O vardır yakamoz parıltılarında... Bir deniz feneri gibi zifiri karanlık ve fırtınalı havalarda sığınacağın limanın habercisidir senin için artık. Bir sevgili, bir kardeş, bir bacı, bir ana ve baba gibidir...
Ve sen farkına varmadan tarifi imkânsız bir tutkuyla bağlanırsın O’na. Öylesine ki;Bir gün pılını pırtını toplayıp gitmek istesen bile bilirsin ki ardına düşmüş, peşindedir...
Gün gelir, kendine bile söylemekten korktuğun sırlarını anlatırsın O’na...
Seni bir bulmaca gibi saatlerce hiç sıkılmadan çözebilir. Günler sürse bile dinler seni...Seninle güler ve seninle ağlar...
Geçmiş acılarını paylaşır hayâllerine ortak olur...
Ve bilirsin saçını tararken ne yapacağını,buzdolabının kapağını nasıl kapayacağını...Sen O’nun özelinde kimseyi kırmayı düşünmezsin buna elinde,dil! inde varmaz...
Kendine gelmeye,kendin olmaya başlarsın. Çoşku ve heyecanla dolar için.... Sonuçta; aşılması güç, sarp ve yalçın kayaları bir solukta geçebileceğin öz güvenini duyarsın içinde...
Gözlerinde bir mutluluk, bir pırıltı vardır. Mavi daha güzel, beyaz daha masum ve; kırmızı daha anlamlıdır senin için...
O da seninleyken mutludur...Yanılmazsın, söz verdiğinde geleceğini bilirsin...
Sabah kalktığında ilk ne yapman gerektiğini öğrenmişsindir...
Vazgeçilmesi zor bir alışkanlık olmuştur senin için artık...
Sigarada ki duman gibi,okumak gibi,su içmek gibi,yemek yemek gibidir...Her gün halının altına koyduğun anahtarın gibi bilirsin nerede olduğunu..
Dosttur O’nun adı....
Dostluktur sana sunduğu duygu...
Ve sen; istesen de silemezsin....
Kopamaz terk edemezsin O’nu...
Çünkü O; bir afyon yaprağı gibi, damarlarının kan taşıdığı vücudunun en ücra köşene kadar işlemiştir...
Geri: dost dediğin
iyi ki varsınız iyiki can dostsunuz.teşekkürler paylaşım adına yüreğinize
emeğinize sağlık
emeğinize sağlık
hanifece- Admin
- Mesaj Sayısı : 1115
Kayıt tarihi : 06/11/09
Geri: dost dediğin
dost dediğin
dostun yüreğinden geçe bilmeli
dost dediğin dostunu karşılıksız sevmeli
dost dediğin
verecekse almadan vermeli
dost dediğin
yüreği kan ağlarken dost için gülmeli
dost dediğin
sığınacak yerin yoksa kucağını açabilmeli
dost dediğin
geceye parlayan bir yıldız olabilmeli
dost dediğin
gerektiğinde bir kalkan ola bilmeli
dost dediğin
iki yüreği bir beden sayabilmeli
ben herkeze dost demem
benim dostum
yüreğimin sesini uzaklardan duyabilmeli
dost o zaman dosttur
dost dediğin
bir batıdan doğan kardeş ola bilmeli!!!
dostun yüreğinden geçe bilmeli
dost dediğin dostunu karşılıksız sevmeli
dost dediğin
verecekse almadan vermeli
dost dediğin
yüreği kan ağlarken dost için gülmeli
dost dediğin
sığınacak yerin yoksa kucağını açabilmeli
dost dediğin
geceye parlayan bir yıldız olabilmeli
dost dediğin
gerektiğinde bir kalkan ola bilmeli
dost dediğin
iki yüreği bir beden sayabilmeli
ben herkeze dost demem
benim dostum
yüreğimin sesini uzaklardan duyabilmeli
dost o zaman dosttur
dost dediğin
bir batıdan doğan kardeş ola bilmeli!!!
hanifece- Admin
- Mesaj Sayısı : 1115
Kayıt tarihi : 06/11/09
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz